VERMEDEN ALIYORLAR

ZAMLI MAAŞLARIMIZ ELİMİZE GEÇMEDEN PARALAR BİTTİ.

Marketlere, pazarlara sıklıkla gidenler görmüşlerdir, her şeye yeniden zam gelmiş. Dün beşe aldığımız, bugün on olmuş. 100 liranın zam yağmuruna karşı hiç hükmü kalmamış. Günde değişiyor fiyatlar, belki de saatte. Vah ki vah bize! Zam biraz gerile, acı halimize...

Güya emekli maaşlarımıza zam yaptılar, maaş alacağımız günü "Oh bu ay biraz rahatlayacağız." diyerek umutla iple çekerken, aşımıza başka zamları kattılar. Zamlı paramız cebimize girmeden raflarda erimiş. Fukaranın taş kaynatmaktan tenceresi delinmiş...

Allah'a şükür iyi ki makarna var. Makarnayı bulanlardan Allah razı olsun. Hamsinin bile 20 lira olduğu denizi bol ülkemde, makarnanın paketi 1,5- 2 lira. Ekmekten ucuz. Torba dolusu al, öğle akşam kaynamış suya sal, çoluk çocuk çanağa dal. Besleyici, karın doyurucu, tokluk hissi uzun sürüyor. Bunu makarna fabrikaları da biliyorlar, ürettiklerini hep ucuza veriyorlar, belli ki sürümden kazanıyorlar. Makarna dar gelirlinin karın tokluğu, parası olanlar bilmezler yokluğu...
Aman duymasınlar, makarnaya da zam koymasınlar...

Bütün Yaşamsal ihtiyaçlara ortalama olarak %60-80 ZAM yapılmış olduğu halde;emekliye sadece %10,2 zam yapılması ülkem yöneticilerinin bizleri ne kadar önemsediklerinin göstergesi.
Hayat pahalılığı karşısında işçi emekli maaşlarımıza yapılan zamlar, beklentimizin çeyreği bile değiller. Yüksek faturalara bile tâkat yetiremezken nasıl başa çıkacağız pazardaki pahalı  patateslen?

Nefisler mağrur,cüzdanlar mahcup, masum çocuklara hayat pahalılığını, maaşlarımızın pahalılık karşısında yetersizliğini nasıl izah edelim?

İşçi maaşına hiç yoktan iyi dediğimiz bir zam gelmişti, daha paranın sıcaklığı elde hissedilmeden işçinin giderine yüklü zam gelivermişti. Emekliye, memura verilen maaş zammı da daha ele geçmeden, her türlü tüketime yapılan zamlarla geri verilecek paralar peşin alınmış oldu. Bari vermeyin de, almayın da. Yahut bir çıkar yol gösterin, oraya yönelelim. Zamlar karşısında bitip tükenmemek için nasıl bir taktik uygulayalım? Kredi kartı borçlarını kredi çekerek ödeyebileceğimizi söylemiştiniz, zamlı yaşam mücadelemizde ne yapmamız gerektiğini sözle değil,fiili olarak gösterin ve yaşantınızla örnek olun. Fakir pahalılıkta eziliyor, görün.

Ey milletin vekilleri, ne olursunuz azıcık garibin sofrasını düşünün."Gönül, gönül verilerek alınır." demiş Mevlânâ hazretleri. Sizler zaruri gıda maddelerine bile yapılan zamlara ses çıkarmıyorsunuz, ama her defasında oyları alıyorsunuz. Hayatınızda bizi nereye koyuyorsanız? Makamlara çıkarken vatandaşı merdiven mi sanıyorsunuz? Bu dünya geçicidir, sizde biliyorsunuz. Zamların yoğunlaşmasına yönelik verdiğiniz hizmetlerden dolayı her birinize teşekkür ediyoruz. Şükürler olsun biz sabretmesini biliyoruz.

"Bu dünya hayatı hakikatte sadece bir oyun ve eğlenceden ibarettir; âhiret yurduna gelince işte asıl hayat odur; keşke bunu bilselerdi!" Ankebut/64...

Ayfer AYTAÇ
ayferaytac.com

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İŞTE FERASET

İdrîs Aleyhisselâm’ın Kıssası