Laiklikten Beslenenler

 KISACA YAZMAK İSTEDİM

 

Ömrünü çocuk yaştan itibaren İslâm'a hizmet etmeye adamış muhterem büyüğümüz  Mahmud Ustaosmanoğlu dünyadaki vaktini tamamlayıp ebedi âleme göçtü. 

Cenab-ı Allah'tan kendisine rahmet, sevenlerine başsağlığı dilerim. İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn.  "Şüphesiz biz Allah'a aidiz. Allah'tan geldik ve şüphesiz O'na döneceğiz" 

 

Ölüm haktır ve ölümden kimse yakasını kurtaramayacaktır. Yeryüzüne teşrif etmiş her insan makâmı ne olursa olsun, bir gün ebediyet yurduna geri dönecektir. Her canlı ölümü tadacaktır.

Dinin sahibi Allah'tır. İslam neferi bir beşerîn ölümü, Müslümanlar için elbet üzücüdür. Lakin bu topraklar daha nice âlimler yetiştirir. İslâm  dini dünya durdukça var olacaktır.

"Hiç şüphesiz  Allah nurunu tamamlayacaktır." (Saff Suresi, 61/8)  

 

Mahmud Efendi'nin (Ustaosmanoğlu) Hakk’ın rahmetine kavuştuğu andan itibaren görsel ve sosyal medya, yayınları esnasında duyurular yaptılar.

Kimi vefat bildiriminden sonra cenazenin, Cuma namazına müteakiben Fatih Camii’nden kalkacağı söyledi geçti. Kimi cemaat lideri oluşuna değindi. Hizmetlerini anlattı. Ne mutlu ardından iyi konuşuluyor olması. Yaptıkları iyilikler kendinedir, dünyadan kendi heybesini doldurup göçmüştür, örnek almak gerekir. 

 

Sosyal medyaya dalmadım, yorumlar arasında yorulmak istemedim.  Fakat televizyon kanallarında gezinirken, birinde şu cümle dikkatimi çekti.

 

"İsmailağa Cemaati'nden Ustaosmanoğlu’nun cenazesiyle ilgili açıklama yapılmış,  hanımların katılmamalarını rica edilmiş. Bakın görüyorsunuz, bunlar laiklikten bu kadar uzaklar."

 

Yahu laiklikle hanımların cenazeye katılmasının bağlantısı nedir? Laiklik, her yerde hanımlar önde olacak demek midir?

 

(Ey dünyalık ünlü kişi! Herkes sizin gibi olmak zorunda mı, nasıl ki herkes cemaatçi olmak zorunda değilse, sizden olmak zorunda da değildir.)

 

Bu haberi duyuran kişi, (kendisi ulusal medyanın köşe yazarlarından ve laiklik kanalından bolca nasiplenenlerden,) aynı şekil bir ekrandan yorum yaparken rastladım kendisine, 

özellikle dinlemem. Çocuk ve büyüklere roman yazarlığı da varmış. Aferin, yeteneğini sergilesin tabii. Amma velakin diliyle dimağları bulandırmasın.

 

 

Ünlü Gazeteci Bey, kara kaşınız, kara saçınız hürmetine söyleyiniz, acaba siz laikliğe ne kadar layıksınız? Siz laikliği beslenme aracı olarak kullanıyor olmayasınız. Tayınınız kesilse karşıya geçmeniz tereddütsüz olur. Madem laikliğe hizmet etmektesiniz, çok paralar istemeseniz. Kaleminizi ve kelamınızı laiklik sevdanıza adasanız, o kadar da değil misiniz yoksa? 

 

Devran dönse, siz çarkın başında olsanız suyun ne kadarını kendinizden yana boşaltırdınız çok merak ediyorum. Vatan millet adına yapılan işlerde kışkırtma, ayartma olmaz. Allah rızası gözetmek gerekir.

 

Laiklik, devlet yönetiminde dinin olmaması ve devletin din veya dinsizlik karşısında tarafsız bulunması durumudur. Bu durumu şahıslarla ilişkilendirmeyin. 

İnsanları bu laik, bu değil olarak ayrıştırmaya  çalışmayın. Kendi görüşünüz ve duruşunuz bizi ilgilendirmez ama söyledikleriniz yapıcılıktan çok uzak bilesiniz.

 

Ben konuşmanızdan insanların kafasına kurt düşürmek  istediğinizi açıkça anladım. Siz yapıcı ve tarafsız bir gazeteci olmuş olsaydınız. 

Hanımların cenazeye katılmamalarını memnunlukla karşılardınız.

Zira Ustaosmanoğlu’na hürmeten cenazesine ülkemizin dört bir yanından ve yurt dışından, diğer Müslüman ülkelerden pek çok katılım gerçekleşecektir. 

Dolayısıyla onca kalabalığın arasında hanımların mağduriyet yaşamaması, eziyet görmemesi  için hassasiyet gösterilmiştir. Alınan kararı takdir etmek gerekir. 

 

Ben şahsıma çok sevindim cemaatin böyle bir karar alıp açıklamasına, hangimiz yansız gazeteciyiz acaba?

Sizin şanınız büyük illerde olmanız, bizimse Anadolu'dan kopamamamız.

Hayırlısı böyleymiş, takdir Allah'ındır şüphesiz.

 

Ben bu cemaatin açıklamasını neden çok takdir ettim onu da söyleyeyim. Hanımlara hâkiki değeri vermiş olmalarından dolayı... Güneş altında güller soldurulmamalı değil mi?

 

İnsanları şucu- bucu diye ayırmayalım lütfen, her birimiz bu devranda dünya yolculuğuna katılmışız, yarın bir gün göçüp gideceğiz.

Ahiret yurdunda kim kimdir bunu yakinen göreceğiz. Belki bizim kötü bildiğimiz birinin çok iyi olduğunu görüp kendimizden utanacağız. Aciz bir beşer olduğumuzu unutmamamız duasıyla...

Ayfer AYTAÇ * ayferaytac.com